Atay Uslu düzenlediği basın toplantısında Mülteci Hakları Alt Komisyon üyeleri olarak Almanya'ya gittiklerini, Alman bürokratlar, Federal Milletvekilleri ve sivil toplum kuruluşlarıyla, düşünce kuruluşlarıyla görüştüklerini, iki mülteci yurdunda incelemelerde bulunduklarını kaydetti.
KİLİSELERDEN SIĞINMACILARA HRİSTİYAN OLMALARI KONUSUNDA BASKI
Almanya ziyaretinde ülkelerine sığınan Suriyelilerden dinlerini değiştirmeleri yönünde baskı oluşturulduğunu muhataplarına aktaran Atay Uslu, " Bazı kiliselerin mültecilere referans olma şartı olarak din hanelerine Hristiyan yazdırma zorunluluğunu öne sürdükleri duyumlarımızı ve endişelerimizi ifade ettik. Bize mültecilerin din değiştirmekte gönüllü olduklarını söylediler. Biz de onlara bir haftada din değiştirmenin mümkün olamayacağını belirttik." diye konuştu.
AVRUPA'DA 10 BİN SIĞINMACI ÇOCUK KAYIP
Avrupa'da son 3 yılda 6 bini Almanya'da olmak üzere, 10 bine yakın sığınmacı çocuğun kaybolduğunu aktaran Uslu, "Çocuk kayıpları insanlık için birer utanç meselesi. Muhataplarımıza kayıp çocukların durumunu sorduk, bu konuda inceleme yapılmasını istedik." ifadesini kullandı.
MEDENİYETİN BEŞİĞİ ANADOLU’DA YENİ BİR SIĞINMACI SÖZLEŞMESİ İMZALAYALIM
Atay Uslu açıklamasının devamında şunları ifade etti: “Göç ve İltica konusu Dünya'nın en önemli sorunlarının başında gelmektedir. Dünya ve özelde Avrupa sığınmacılar özellikle Suriyeli sığınmacılar konusunda insan hakları açısından sınıfta kalmış durumda. Kaybolan çocuklar, çekilen duvarlar, asimiletik politikalar, yakılan yıkılan sığınmacı kampları, göçmen karşıtı politikalar, ırkçı söylemlerin yükselişi gibi hususlarda hem insan hakları ihlalleri yaşanmakta hem de insani değerlerde depremler oluşturmaktadır. Almanya’da muhataplarımıza Sığınmacı hususunda Avrupa’nın ve dünyanın yeni bir insiyatife ihtiyacı olduğunu, 1951 Cenevre sözleşmesinin yenilenmesi veya yeni bir sığınmacı sözleşmesi hazırlanılması gerektiğini ve Gaziantep Uluslararası Sığınmacı Sözleşmesine hazırlama konusunda ortak çalışmaya hazır olduğumuzu anlattık.”
