BİR DERGİ BİN DÜŞÜNCE 6

            Derginin 78. Sayfasında “Alakırda Yürüyüş” adlı 4 sayfalık bir yazı var. İlk sayfada boydan boya bir manzara ve manzaranın içinde de çok eskiden kalma bir taş ev var. Evin etrafındaki ağaçlar baharın gelişiyle yemyeşil süslenmiş. Bir başka fotoğrafta ekinler, bir başkasında da gene iki katlı bir taş ev var. İlk ev yıkılmaya yüz tutmuş. İkinci evde ise oturanlar var. Her iki evin de bize söyleyecekleri çok şey var gibi geliyor. Gene ne yazıyı yazanın ne de fotoğrafları çekenin adı var. Yazının içeriğinde Alakır vadisindeki yürüyüş parkurlarından söz ediliyor. Yürüyenler, Kumlucamızın yürüyenler tayfası “Ali Baba ve Kırk Haramiler. Bu tayfa yürüyüşe uygun her hafta sonunda muhakkak kentimizin önemli bir yöresini yürür. Birkaç tanesine benim de katıldığım (bunu öğünerek söylüyorum) bu yürüyüşlerde hem spor yapılır hem de keşif. Murat Günay kardeşimizin anlattığına göre bazı parkurlar yeterince zor, yürüyüşler çetinmiş. Ekip aşağı yukarı 40 kişi var. Kentimizde doğa sporları konusunda uzun soluklu çalışmalar yapan bir başka doğa derneği de KUDOSK’tur.  

            Derginin 83. Sayfasında “1. Likya Fotomaratonu Kemer, Çıralı, Adrasan, Gelidonya Feneri ve Kumluca’da Yapıldı” diye bir haber var. Haberin baş kısmında “Türkiye’nin ilk Fotoğraf Etkinliği” gibi çok iddialı bir ibare de söz konusu. Ben kendi adıma buradaki “fotomaraton”un ne türden bir etkinlik olduğunu anlayabilmiş değilim. İnsanlar koşarak fotoğraf mı çekiyorlar, yoksa fotoğraf çekerek mi koşuyorlar. Yani bu etkinlik kuş mudur, deve mi?

            Etkinliğin içeriği hakkında pek bilgi sahibi olamasak da güzel fotoğraflar çekildiğini ve bu güzel fotoğrafların ödüllendirildiğini gördük ve sevindik.

            Fotoğraf sanatı çok çeşitli formları barındıran bir sanat. Portresi var, manzarası var, modası var, makrosu ve mikrosu var. Aynı zamanda resim ve sinema sanatlarıyla da yakından ilişkili. Bazı yörelerde belediyelerin ya da yerel STK’ların fotoğrafçıları davet ettiklerini, ağırlayıp yörenin güzel yerlerinin fotoğraflarını çektirdiklerini de duyduk. Sanırım fotomaraton da böyle bir etkinlik.

            Yöremizde keşfedilmeyi bekleyen çok güzel yerler var. Belediyemiz keşif gezileri ile vatandaşımıza buraları keşfetme fırsatı yaratıyor. Ancak güzelliklerin iyi fotoğrafçılar tarafından çekilmiş resimleri pek yok. İşte fotomaraton böyle artistik resimler çekilmesine zemin hazırlıyor. Bunlar sanal ortamda yayınlanıyor ve töremizin tanıtımına katkı yapıyor. Yöremizdeki KUTSO, Belediye, KUMSEKDER gibi güçlü kurumlar ve yöremizin tanıtımından para kazanacak olan turizm şirketlerinin de bu etkinliğin gelişmesine katkı yapması gerekiyor. Bu iş Karacaören Doğa Kültür Derneği gibi imkanları sınırlı bir derneğe bırakılmayacak kadar önemli. 20 yıldır domatesin kaynağı olarak imaj yapmaya çalışan kentimiz azıcık da sanat yapmaya çalışmalıdır.

            Sonuç olarak Mehmet Başar kardeşimiz tek başına Kumlucamızın tanıtım işini üstlenmiş ve işin altından kalkmıştır. Dergi çıkarmak, yarışma düzenlemek, etkinlik yapmak belalı iştir. Çünkü işi gücü bırakıp kovalamak gerekir. Kimseyi incitmeden toparlamak ve hedefe ulaşmak gerekir. Dergi çıkarmak yetmez, iyi yerlere, ses getirecek yerlere dağıtmak da gerekir.

            Mehmet arkadaşımız önceki 13 sayıda olduğu gibi bu sayıda da ipi başarıyla göğüslemiştir. Bu başarılara ortak olmak, kulak vermek, bir ucundan tutmak Antalya ve Kumluca için bir görevdir.

BEN GURUR DUYDUM, DARISI SİZİN BAŞINIZA!

BİTTİ