CHP, su kaynaklarındaki azalma, kuraklık riski ve kuraklığın tarımsal üretimde yol açabileceği kayıplara karşı alınabilecek önlemlerin araştırılması amacıyla Meclis Araştırması açılmasını istedi. CHP’li 26 milletvekili tarafından imzalanarak Meclis Başkanlığına verilen araştırma önergesinde, hem içme-kullanma suyunda hem de tarımsal-endüstriyel su kullanımında risklerin giderek arttığı vurgulanarak, “Zaman geçirilmeden önlem alma zorunluluğu bulunmaktadır” denildi.

Önergeyi hazırlayan CHP İzmir Milletvekili ve Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi Rahmi Aşkın Türeli, 2013-2014 kış döneminde kaydedilen yağış miktarlarının uzun yıllar ortalamasının çok altında kaldığını belirtti ve kuraklığın basit göstergelerinden biri olarak barajlardaki doluluk oranlarının düşük düzeylere inmesine dikkat çekti. Türkiye nüfusunun yaklaşık beşte birinin yaşadığı İstanbul’da barajlardaki toplam doluluk oranının son günlerde yüzde 30’a kadar indiğini, geçen yılın aynı döneminde bu oranın yüzde 80’in üzerinde olduğunu ifade eden Türeli, Ankara’daki barajlarda da geçen yılın bu döneminde yüzde 42 olan doluluk oranının bu yıl yüzde 35’e gerilediğini belirtti.

CHP’li Türeli, kuraklık nedeniyle özellikle Orta Anadolu’da tarımsal üretimde önemli kayıplar yaşanabileceğini, bazı tarım ürünlerinin fiyatlarında son dönemlerdeki aşırı dalgalanmanın üretim kaybı endişelerinin bir yansıması olduğunu kaydetti.

Rahmi Aşkın Türeli, son yıllarda hem dünyada hem Türkiye’de ciddi iklim değişiklikleri yaşandığına da dikkat çekerek, şunları söyledi:

“Su, yeryüzündeki yaşamın en önemli unsurlarından biridir. Bilinçsiz kullanım, nüfus artışı, küresel ısınma, atıkların yarattığı kirlilik gibi nedenlerle, bu en temel yaşam unsuru, giderek üstesinden gelinmesi zorunlu bir sorun haline dönüşüyor. Bu sorun, kuraklıkla birlikte daha ciddi bir endişe kaynağı olarak karşımıza çıkmaktadır.

Son yıllarda dünyada yaşanan küresel iklim değişimlerine paralel olarak ülkemizde de ciddi iklim değişimleri yaşanmaktadır. 2013 yılında Türkiye’nin aldığı yağış miktarının uzun yıllık ortalamaların yaklaşık yüzde 13 altında gerçekleştiği uzmanlar tarafından hesaplanmaktadır. 2014 yılında ise beklenen yağış miktarının uzun yıllar ortalamasının yüzde 25-30 altında kalacağı tahmin edilmektedir. Bu da, 2014 yılında ülkemizin ciddi bir kuraklık riskiyle karşı karşıya kalacağını göstermektedir. Nitekim su kaynaklarıyla ilgili yapılan bazı önemli ölçümler de bunu kanıtlamaktadır. Mesela, İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresinin tespitlerine göre, İstanbul’un su kaynaklarını oluşturan barajlardaki toplam doluluk oranı yüzde 30’lara inmiştir.

Mevsim normallerinin altında seyreden yağışlar nedeniyle artan kuraklık riskine ek olarak, su kirliliği de giderek büyüyen bir sorun olmaya devam etmektedir. Büyük ölçüde evsel ve endüstriyel atıklardan kaynaklanan kirliliğin önlenmesi yönünde, zaman zaman yapılan durum saptamaları dışında ciddi hiçbir önlem alınmamaktadır. Su kirliliğinin insan yaşamını tehdit eder boyutlara ulaştığı günümüzde dahi, yüzeysel açıklamalarla konu geçiştirilmekte, kirleticilere karşı gerekli yaptırımlar uygulanmamaktadır.

Diğer yandan, kuraklığın 2014 yılı tarımsal üretiminde önemli kayıplara neden olabileceği endişeleri de giderek artmaktadır.

Bu nedenlerden dolayı konuyu Meclis gündemine getirdik. Çünkü hem içme-kullanma suyunda hem de tarımsal-endüstriyel su kullanımında giderek artan riskler dikkate alınarak, zaman geçirilmeden, önlem alma zorunluluğu bulunmaktadır.”