Antalya Ticaret Borsası (ATB) ile Adres Patent işbirliğiyle düzenlenen ‘Marka Şehir Antalya’ paneli online yapıldı. Antalya’nın markalaşmasının teknoloji ve Türk ekonomisine katkısının konuşulduğu panelin moderatörlüğünü Adres Patent Yönetim Kurulu Başkanı Ali Yüksel yaptı. Panele, Antalya Ticaret Borsası Başkan Yardımcısı Halil Bülbül, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Antalya İl Müdürü Ömer Ersoy, BAKA Genel Sekreteri Volkan Güler, Antalya Teknokent Genel Müdürü İbrahim Yavuz, Türk Patent Hareketi Platformu Başkanı Ali Çavuşoğlu, Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Odman Boztosun katıldı.

Marka sayısı 2 yılda yüzde 44 oranında arttı

Adres Patent Yönetim Kurulu Başkanı Ali Yüksel, Antalya tarımın ve turizmin yanında teknolojisiyle de son derece güçlü bir şehir olduğunu belirterek, 2 yılda marka sayısını yüzde 44 artırdığını bildirdi. Türkiye için 2023’te 1 milyon patent hedefinde olduklarını kaydeden Yüksel, “Bunu başarabilirsek dünyadaki en büyük 3-4 ekonomi ile bilek güreşi yapabiliriz” dedi.

Antalya potansiyelini kullanmıyor

Antalya Ticaret Borsası Başkan Yardımcısı Halil Bülbül, Covid-19’un sadece sağlık değil ekonomiler üzerinde de ciddi bir etki oluşturduğunu belirtirken, bu dönemde dijital çağa ayak uyduramayan, rekabet düzeyi düşük ve markalaşma sürecini tamamlayamamış firmaların geride kaldığı hatta ticari faaliyetlerini sonlandırdığına dikkat çekti.Antalya’nın tarihi değerlerinden doğasına, ikliminden kültürüne sahip olduklarıyla marka şehir olduğunu belirten Bülbül, “Antalya’nın tanınırlığı açısından problemi yok. Ancak elimizdeki potansiyeli kullanmada çokta da başarılı değiliz. Bizler hala Allah’ın bize bahşettiği deniz, kum, güneş ve iklim avantajlarını kullanarak, doğal markalarımızı sınırlı düzeyde tanıtarak gelir elde etme yolunu tercih ediyoruz. Oysa bizim ürettiğimiz ürünün katma değeri yüksek bir bölümünün bu topraklarda kalacağı markalaşmaya geçmemiz gerekiyor” diye konuştu.

Borsanın markalaşma çalışmaları

Borsa olarak Antalya’nın markalaşma çalışmalarına ciddi katkılar sağladıklarını belirten Bülbül, kıyıda ve köşede kalmış ürünleri ekonomiye kazandırmak için ülkeye YÖREX gibi önemli bir markayı kazandırdıklarını belirtti. Antalya kent merkezinin en büyük yeşil alanı 2630 dönümlük Vakıf Çiftçiliğinin ranta kurban edilmesini önlemek için 29 yıllığına kiraladıklarını ve Zeytinpark markasıyla zeytin ve zeytinyağı üretimine geçtiklerini anlatan Bülbül, bölgenin en önemli zeytin çeşidi Antalya Tavşan Yüreği zeytine coğrafi işaret aldıklarını belirtti. Antalya’nın ülke ve dünya nezdindeki tanınırlığını ve marka değerini hatırlatmak amacıyla “Şimdi Antalya Zamanı” adlı sosyal medya çalışması yaptıklarını kaydeden Bülbül, “5 yıldır devam eden bu çalışmamızın ise sosyal medya üzerinden sürdürebilirlik, kararlılık ve kent aidiyetimizi göstermemiz açısından önemli olduğunu düşünüyorum” dedi.

Antalya marka başvurusunda 5’inci sırada

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Antalya İl Müdürü Ömer Ersoy, markalaşmış kentlerin ülke ekonomilerine ciddi katkı sağladığını belirtirken, “Kentin güçlü ve zayıf yönleri tespit edilip, güçlü yanlarını ön plana çıkarmakla markalaşma sağlanabilir” dedi. Antalya’nın köklü tarihi ve coğrafyasıyla dünyada tanınan ve markalaşan bir şehir olduğunu vurgulayan Ersoy, son yıllarda sanayide de önemli gelişmeler gösteren bir şehir olduğunu belirtti. Antalya’nın en çok marka başvurusunda bulunan 5’inci il olduğunu bildiren Ersoy, “2020 yılında 136 patent başvurusu, 71 faydalı model başvurusu, 5 bin 225 marka başvurusu, 510 tasarım başvurusu yapıldı. Kentimizde 7 de coğrafi işaretli yöresel ürünümüz bulunuyor. Şehrin marka değerini koruyacak işler yapmak öncelikli hedefimiz. Değerlerimizi artırmak için var gücümüzle çalışıyoruz” dedi.

Tarım teknoparkı geliyor

Antalya Teknokent Genel Müdürü İbrahim Yavuz, Teknokent’te şehrin en güçlü sektörleri turizm, tarım ve sağlık teknolojisi alanlarında güçlenmeye çalıştıklarını belirtti. Patent konusunda teknokentler arasında 8. sırada olduklarını bildiren Yavuz, “Bu alanda markayız ama yeterli değil” dedi. Antalya’nın pandemide teknolojik göçün yaşandığı şehir olduğunu kaydeden Yavuz, bunu en iyi şekilde değerlendireceklerini söyledi. Tarımda ciddi çalışmalar yaptıkları anlatan Yavuz, içerisinde tohum teknoloji şirketleri, bitki ıslahı ve gen bankasını barındıran tarım teknoparkını Aksu’da hayata geçireceklerini bildirdi. Yavuz, “Bu konuda çalışmamızı başlattık, inşallah en kısa sürede Antalya’nın markalaşması için çok önemli olan tarım teknoparkını hayata geçiriyoruz” dedi.

Markalaşmada yöresel ürünlere önem verilmeli

BAKA Genel Sekreteri Volkan Güler, Antalya’nın birçok değeriyle zaten bir marka şehir olduğunu belirterek, “BAKA olarak var olanın üzerine ne ekleyebiliriz diye çalışıyoruz” dedi. Özellikle sanayi ve tarım alanında yeni markaların oluşturulması gerektiğini belirten Güler, özellikle yöresel ürünlerin kentlerin markalaşmasında önemli rol oynadığını, ajans olarak yöresel ürünlere özel destek sağladıklarını söyledi.

Potansiyel yüksek

Türk Patent Hareketi Platformu Başkanı Ali Çavuşoğlu, ABD’nin 1911 yılında ulaştığı 1 milyon patent sayısına Türkiye’nin hala ulaşamadığını belirtirken, “Bu rakama neden ulaşamayalım. Dünyanın ilk 10 ülkesi arasına girebilecek potansiyelimiz var. Ülkemiz yerli ve yabancı dahil yılda 23 bin patenti hak etmiyor. 1 milyon 500 bin ticari firma var, 100 binden fazla fabrika düzeyinde sanayicimiz var, 2 milyona yakın esnaf var, 1 milyona yakın mühendis var, 200’den fazla üniversite var, 1500’den fazla ar-ge merkezi var, 500’den fazla tasarım merkezimiz var, 60’dan fazla teknopark var, milyonlarca gencimiz var. 10 yıl sonra patentte dünyanın ilk 10 ülkesi arasına girebileceğimize inancım tam” dedi.

Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Odman Boztosun, Antalya’da markalaşma çalışmalarının maya tuttuğunu söyledi. Boztosun, “Tüm kurumlar hem fikri mülkiyet konusunda bilinçli hem de ar-ge ve inovasyonun önemini kavramış durumda. Antalya birçok ürünün tanıtımı konusunda çok iyi bir merkez” dedi.