Antalya’da 14 gün önce yaşanan trafik kazasında oğlunu kaybeden annenin sözleri yürek dağladı. Gözyaşları içerisinde ayakta durmakta güçlük yaşayan anne Ayşe Dinek, “Buradan yetkililere sesleniyorum. Benim çocuğumun katillerini bulsunlar. Ben çocuğumu askere gönderecektim, kara toprak altına gönderdim. Çocuğumun kanı yerde kalmasın” şeklinde feryat etti. Olay, 27 Mart günü öğle saatlerinde Aksu ilçesi Karaöz Mahallesi Antalya-Isparta yolu üzerinde meydana geldi. Aksu Belediyespor Kulübü sporcusu Mehmet Dinek (20) aynı yönde seyir halinde olan ve plakası tespit edilemeyen bir otomobilin arkadan çarpması sonucu motosikletin kontrolü kaybedip karşı şeride geçtiği M.A. yönetimindeki 32 PE 573 plakalı tırın altında kalarak yaşamını yitirdi. Gözaltına alınan tır sürücüsü ve kazadan 9 gün sonra bulunan araç sürücüsü çıkarıldığı mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Duruma tepki gösteren acılı aile, olay yerine gelerek, adaletin tecelli etmesi talebinde bulundular. Kazadan sonra ilk kez olay yerine gelen ve gözyaşları içerisinde konuşan anne Ayşe Dinek, “Kazadan sonra ilk defa geliyorum buraya. Ben buradan yetkililere sesleniyorum. Çocuğumun katillerini bulsunlar. Benim çocuğumu herkese sorabilirsiniz, o öyle bir çocuk değildir. Ben çocuğumu askere gönderecektim, kara toprak altına gönderdim. Allah’a havale ediyorum. Benim çocuğumu katledenler, cezasını çeksin. Ben başka bir şey istemiyorum” feryadında bulundu. Acılı baba Hasan Dinek ise 27 Mart’ta 20 yaşındaki evladını kaybettiğini belirterek, "Ben kazanın yaşandığı gün Antalya merkezdeydim. Çocuğum seraya tarım ilacı almak için ziraat bayisine giderken kaza olmuş. Motosikletiyle giderken, mermer yüklü tır sollama yapmış, benim evladım da tırı sollamaya çalışmış. Füme renkli 32 plakalı bir Passat, o da sollama yapmış, yol ilerde daralıyor ve iki aracın sıkıştırmasıyla araç çocuğa arkadan vuruyor ve çocuğum tırın altına gidiyor” diye konuştu. “Vicdanları rahat mı onu soruyorum?” Tır ve otomobil sürücülerinin ifadelerinin alındığını dile getiren baba Hasan Dinek, “Füme renkli araç, ‘Bana arkadan vurdu’ demiş. Ama benim çocuğumun motosikletinde ön tarafında hiçbir hasar yok. Arkadan motosiklete çarpıldığı ve tırın altına sürüklendiği resmî olarak var. Füme renkli araç sahibi ’taş geldi sandım durmadım, 2-3 kilometre sonra durdum baktım aracıma bir şey yok’ ifadesinde bulunmuş. İki sürücü de serbest, vicdanları rahat mı onu soruyorum. Burada benim 20 yaşında bir evladım yanmış, bizden özür dileyecekleri ya da başsağlığı dileyecekleri yerde, bunlar avukatla iş çözmeye çalışıyorlar. Yeniden incelenmesini istiyorum. 20 yaşına bu çocuk bir anda meydana gelmedi" dedi. "Askere gönderecektim kara toprak altına gönderdim" Torununu askere yollamaya hazırlanırken toprağa verdiğini söyleyen anneanne Gülizar Özen ise, "Benimle bir gün önce gece yarısına kadar oturdu kuzum. Helalleşmeye geldi yavrum sanki. Bizi bu hale getirenler bizden beter olsun. Benim çocuğumun kanı yerde kalmasın. Biz hakkımızı arıyoruz. Başka bir şey demiyoruz" diye konuştu. “Bu çocuğu burada katlettiler” CİMER’e kaza ile ilgili şikayette bulunduğunu kaydeden gencin dayısı Kerim Özen, kaza günü olay yerine geldiğini ve yeğenini cesedini gördüğünü söyledi. Kaza günü tır sürücüsünün ve 9 gün sonra bulunan diğer araç sürücüsünün alkol raporları alınmadığını ileri süren Kerim Özen, "Araçlarda kan izi alınmamış, kazaya karıştı bu araçlar tespit yapılmamış. İfade 5 saat sonra alınmış. Tır sürücüsü iki defa ifade değiştirmiş. Önce sola kırdım demiş, sonra kırmadım demiş. Ben CİMER’e yazdım. Maddi hiçbir beklentimiz yok" dedi.