TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde kurulan Başkanlığını Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu’nun yaptığı, Meclis’te grubu bulunan her partinin temsil edildiği "Ermenistan'ın Azerbaycan'a Saldırması ile Başlayan Gerilim ve Çatışma Sürecinde Yaşanan Hak İhlalleri ve Türkiye'deki Ermeni Vatandaşlarının Durumu Alt Komisyonu”, Azerbaycan’ın Gence, Berde ve Terter şehirlerinde incelemelerde bulundu. Komisyon Üyesi ve Ak Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu incelemelerle ilgili şu bilgileri paylaştı; “Azerbaycan’da incelemelerde bulunduk. Yaptığımız incelemelerde gördük ki, Ermenistan sivillere saldırmayı ve onlara zarar vermeyi özellikle tercih etmiş. Azerbaycan’da sahada yaptığımız gözlemlerimize ve elde ettiğimiz bilgilere göre, Ermenistan silahlı güçleri bugüne kadar Gence, Terder, Berde gibi savaş alanından oldukça uzakta bulunan yerleşim yerlerini bile hedef almıştır. Bu saldırılar sırasında çocuk ve kadın dâhil çok sayıda sivil masum insan hayatını kaybetmiştir. Saldırılarda ölenlerin yakınlarıyla çocuklarıyla, anneleriyle, babalarıyla, kardeşleriyle yaptığımız görüşmelerde gece yarısı evlerin üzerine atılan bombaların ortaya çıkardığı sivil ölümlerin acılarını, ağıtlarını dinledik, korkularını gözlerde hissettik. Evlerin enkazındaki çocuklara ait anıların bulunduğu albümleri, ayakkabıları, oyuncakları, elbiseleri gördüğümüzde saldırının acımasızlığını bir kez daha fark ettik. “ ERMENİSTAN'IN SAVAŞ TAKTİĞİ AYNI: HEDEF SİVİLLER Ak Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu, Ermenistan tarafından Gence’de, Berde’de, Terter’de sivil yerleşim yerine atılan orta menzilli füzelerin çok büyük tahribata ve 50’den fazla sivil kişinin hayatını kaybetmesine yol açtığını ifade ederek şöyle devam etti: “Bu orta menzilli füzelerin savaş alanından çok uzak ve yüzbinlerce insanın yaşadığı şehirlere atılması açık bir savaş suçudur… Ermenistan’ın sicili bu hususta zaten karadır. 25-26 Şubat 1992 tarihlerinde Hocalı’da silahsız ve savunmasız sivillerin Ermeni askerler tarafından öldürülmesi de ‘’insanlığa karşı suç’’ ve ‘’savaş suçu’’ niteliğindedir. 181 cesedin bilirkişilerce incelendiği adlî tıp raporları ve gerek Azerbaycan gerek Ermenistan tarafından tanıkların ve yetkililerin beyanlarıyla kayıtlara geçirilen birçok belge gösteriyor ki, bu olaylar açıkça bir soykırım suçu teşkil etmektedir. Ermenistan tarafı doğrudan sivilleri hedef alarak neyi hedeflemiştir? Ermenistan, arkasındaki uluslararası sistemin etkili ülkelerinin desteğine ve 1992’deki katliamlarından dolayı hâlen hesaba çekilmediğine mi güveniyor? Ermenistan İşlediği bu savaş suçlarından dolayı bir gün hesaba çekileceğinden korkmuyor mu? Azerbaycan sivil halkına ve sivil yerleşim yerlerine yoğun bir şekilde saldırılar başlatan Ermenistan, uluslararası anlaşmaları hiçe saymıştır ve savaş suçları işlemiştir. Ermenistan’ın sivillere yönelik saldırılar ile ilgili tüm incelemelerimizi yapıyoruz ve konu ile ilgili bir raporda hazırlayacağız. Ermenistan’ın uluslararası insancıl hukuk ilkelerinin ihlal ederek sivillere yönelik saldırılardan sorumlu tutularak yaptırımlar uygulanması konusunu uluslararası süreçlere taşıyacağız. Sivillere saldırı emrini veren Ermeni yetkililerin uluslararası ceza mahkemelerinden yargılanmaları süreçlerinin takipçisi olacağız. “ KARDEŞ AZERBAYCAN’IN ZAFERİ MÜBAREK OLSUN. Milletvekili Atay Uslu Azerbaycan’ın Karabağ topraklarını tekrar bağımsızlığa kazandırmasını kutladığı ifade ederek şöyle devam etti. Azerbaycan kısa sürede zafer kazandı: “Görüştüğümüz tüm Azerbaycanlı Kardeşlerimiz, yetkililer ve Azerbaycan Milletvekilleri verilen maddi ve manevi destek için Türk Halkına ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a minnettar olduklarını “İki Devlet, Bir Millet” söyleminin sözde değil özde olduğunun ispat edildiğini ifade ettiler. Ziyaret süresince Türkiye denince gözlerdeki, sözlerdeki mutluluğu hep gördük. Azerbaycan kısa sürede zafer kazandı. Şimdi Karabağ Azerbaycan ile tekrar kavuştu. Ermenistan şimdi işgal ettiği topraklardan yenilip çekilirken, pencereleri bile söküyor, evleri yakıyor, ormanları kesiyor, bir çevre katliamı yapıyor. Oysa Azerbaycanlı Kardeşlerimiz 30 yıl önce Karabağ’dan göçmek zorunda kalmışlardı. Ancak tekrar döneceklerine inandıkları için yanlarına yalnızca anahtarlarını almışlar. Bir Millet anahtarını alıp çıkıyor, diğeri yakıp yıkıp gidiyor. Medeniyet farkı bu olsa gerek. Evet, Karabağ Azerbaycan’dır. Azerbaycan tarafından şimdi tekrar Karadağ topraklarını azat edildi. Azerbaycanlılar 4 yıl 4 ayda kaybettikleri toprakları, 44 günde tekrar kazandılar. Kardeş Azerbaycan’ın Zaferi mübarek olsun. Azerbaycan kısa sürede zafer kazandı." Mehmet ALPTEKİN / KUMLUCA