Siyaset arenasında yolsuzluk iddiaları gündeme geldiğinde, bazı siyasi aktörlerin ilk refleksi, konuyu tartışmanın özünü saptırmak ve kaos yaratarak dikkatleri dağıtmak oluyor. Son dönemde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve CHP yönetiminin, eleştirilere karşı takındığı tavır da bu stratejiyi akıllara getiriyor. Peki, CHP ve İmamoğlu, yolsuzluk iddialarının üzerini kapatmak için kasıtlı olarak bir kaos ve kutuplaşma senaryosu mu yaratıyor?
Son aylarda İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik artan yolsuzluk iddiaları (ihale usulsüzlükleri, kaynak israfı, yakın çevreye kaynak aktarımı vb.), CHP tarafından doğrudan yanıtlanmak yerine, "siyasi operasyon" veya "iktidarın oyunu" söylemiyle karşılanıyor. Oysa şeffaf yönetim anlayışı, bu tür iddialara açıklık getirmeyi gerektirir.
- Belediye ihalelerinde usulsüzlük iddialarına karşı, "AKP’nin iftirası" denilerek konunun üstü kapatılıyor.
- İmamoğlu’nun yakın çevresine yönelik kayırma iddiaları, "hedef gösteriliyorum" söylemiyle geçiştiriliyor.
- Eleştirilere yönelik sert ve kutuplaştırıcı dil, tartışmayı "taraflı bir siyasi kavga" haline getiriyor.
Kaos Stratejisi
CHP ve İmamoğlu, yolsuzluk tartışmalarını bastırmak için şu yöntemlere başvuruyor:
Biz mağduruz" söylemi, Her eleştiriyi "iktidarın baskısı" olarak sunarak, taraftarlarını motive etme.
Medyada gürültü çıkarma, Yolsuzluk iddiaları yerine, İmamoğlu’nun "meydan konuşmaları" veya "sembolik hamleleri" ön plana çıkarılıyor.
Kutuplaştırıcı dil, Eleştirenleri "iktidar yandaşı" ilan ederek, tartışmayı siyasi bir çatışmaya dönüştürme.
Şeffaflık talebi, Yolsuzluk iddialarına karşı CHP’den hesap verebilirlik beklenirken, kaos ve polemikle konunun ötelenmesi, seçmen desteğini aşındırabilir.
Bağımsız basın ve sivil toplum, iddiaları takip ederek kamuoyunu bilgilendirmeli.
Halk, sandıkta popülist söylemlere değil, somut icraatlere ve dürüst yönetime oy vermeli.
Kaos, Yolsuzluğun Panzehiri Değildir.
CHP, yolsuzluk iddialarına karşı kaos yaratmak yerine, şeffaf bir şekilde hesap vererek, halkın güvenini kazanmalıdır.
Unutulmamalıdır ki, *gerçek muhalefet, kendi iktidar adaylığını da sorgulayabilendir.*