Küçük, uçakta yer alan gazetecilerden soruların önceden istendiğini ve tekrar eden soruların elendiğini belirtti. Ancak asıl dikkat çeken iddiası, İletişim Başkanlığı’nın istemediği soruların tamamen çıkarılması oldu.
Küçük, köşesinde şu ifadeleri kullandı:
“Uçaktaki her gazeteciden sorular önceden alınıyor. Aynı sorular olmasın diye bakılıyor. Ama İletişim Başkanlığı, sorulmasını istemediği soruları çıkarıyor.”
“Medyanın Çoğunluğu Zaten Hükümet Yanlısı”
Gazeteci, bu uygulamayı eleştirirken bir başka noktaya da vurgu yaptı:
“Medyanın çoğunluğu hükümet yanlısı. Zaten uçaktaki gazeteciler, ters bir şey sorabilir mi?”
Bu ifadeler, hem iktidara yakın bir gazeteciden gelmesi hem de kamuoyunda uzun süredir tartışılan “uçak gazeteciliği” pratiğini doğrulaması açısından yankı uyandırdı.
Tartışmalar Büyüyor
Basın özgürlüğü ve gazetecilik etiği tartışmaları yeniden gündeme geldi.
Muhalif çevreler, bu durumun “sorgulayan gazeteciliği ortadan kaldırdığı” görüşünü dile getirdi.
İktidar yanlısı medyadan ise henüz resmi bir yanıt gelmedi.
Tepkiler ve Olası Sonuçlar
Sosyal medyada pek çok kullanıcı, Cem Küçük’ün sözlerini “itiraf” olarak değerlendirerek eleştirel yorumlarda bulundu. Uzmanlar, bu açıklamanın medyanın bağımsızlığı ve halkın doğru haber alma hakkı açısından ciddi soru işaretleri yarattığını ifade ediyor.