Bilim dünyasını son günlerde yüksek dereceli alarma geçiren Maymun Çiçeği Virüsü (Monkeypox) tüm dünyada yeni bir pandemi korkusuna neden oldu. Ülkemizde henüz maymun çiçeği hastalığına rastlanmadığı belirtilse de, bulaşıcı bir hastalık olmasından dolayı endişeler hızla artıyor. İSTANBUL (İGFA) - Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. İftihar Köksal, halen Avrupa ülkeleri ve ABD’nin de aralarında olduğu bir çok ülkede ortaya çıkan hastalığın, seyahatlerin devam etmesi ve solunum yolu damlacıkları ile bulaşabilmesinden dolayı ülkemizde de görülebileceğini belirterek, dikkatli olunması ve doğru kaynaklardan bilgilenilerek hastalık hakkında gereksiz endişeye kapılınmaması gerektiğini söyledi.

Maymun Çiçeği Virüsünün insana bulaştıktan sonra hastalık belirtileri ortaya çıkıncaya kadar geçen süre 5-21 gün arasında değiştiğine dikkati çeken Köksal, "Virüs kuluçka süresinde değil, belirtiler baş gösterdikten sonra bulaşıyor. Hastalık öncelikle yüzde 85 oranında yüksek ateş, baş ağrısı, kas ağrıları, lenf düğümlerinde şişme, titreme ve halsizlik ile kendini gösteriyor" dedi. 

SOLUNUMDAN GÖZE BİRÇOK BULAŞ YOLU VAR

Virüsün bulaşmasının virüsle enfekte olan maymun, sıçan veya sincap gibi hayvanlar ve kemirgenlerin derisi ve vücut sıvıları ile temas edilmesiyle oluştuğuna dikkati çeken Köksal, özellikle tahriş olmuş derinin küçük çizikler, solunum damlacıkları veya mukoza (gözler, burun veya ağız) yoluyla girdiğini ifade etti.

COVİD-19 GİBİ ANİ MUTASYONA UĞRAMIYOR

Covid-19’un RNA virüsü olduğunu yani çok fazla mutasyona uğrayarak çok fazla yayıldığını, Maymun Çiçeği Virüsünün ise Covid-19’un aksine DNA virüsü olduğunu, bu nedenle çok fazla mutasyona uğramadığını belirten Prof. Dr. İftihar Köksal “Maymun Çiçeği aniden mutasyona uğrayarak insanlara bulaşması COVID-19 gibi kolay olmadığından pandemi beklentisi bulunmamaktadır” dedi.

Ayrıca COVID-19’un havada asılı kalan virüsler nedeniyle bulaş riskinin çok daha fazla olduğunu, Maymun Çiçeği virüsünün ise havada asılı kalamadığından dolayı, bulaşması için uzun süre yüz yüze temas gerektiğini söyleyen Prof. Dr. İftihar Köksal, halen hastalığa karşı ilaçlar ve gerektiğinde devreye sokulabilecek aşısı olduğunu, bu nedenle paniğe kapılacak bir durum olmadığını kaydetti.

Hastalık özellikle bağışıklığı zayıf kişilerde ve çocuklarda şiddetli seyrederken, hayati riske de yol açabiliyor. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. İftihar Köksal, günümüzde Maymun Çiçeği enfeksiyonu için özel bir tedavi bulunmadığını, hastalığın genellikle yaklaşık iki-dört hafta içinde kendiliğinden iyileştiğini belirterek şöyle konuşuyor: “Çiçek aşısı Maymun Çiçeğine karşı korumada en az yüzde 85 etkilidir. ABD’de uzmanlar ayrıca Maymun Çiçeğine maruz kaldıktan sonra aşılamanın hastalığı önlemeye veya daha az şiddetli hale getirmeye yardımcı olabileceğini ifade etmektedir. Çiçek aşısı günümüzde rutin uygulamada yer almayan bir aşıdır. Maymun Çiçeği hastalığının dünyada artışı söz konusu olursa çiçek aşısı ile aşılama için yeni bir karar alınabilir” diye konuşuyor.