Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), yıllık olarak yayınladığı 2020 Biyoteknoloji İstatistikleri'ni bugün açıkladı. Verilere göre, biyoteknoloji faaliyeti yürüten girişimci sayısı 499 oldu.Mehmet ÇETİNKAYA /BURSA İNTERNET GAZETESİ (BİG) - TÜİK'in açıkladığı Biyoteknoloji İstatistikleri'ne göre Türkiye'de, 2019 yılında biyoteknolojik faaliyet yürüten girişim sayısı 363 iken, 2020 yılında bu sayı 499'e çıktı. 499 girişim mal veya hizmetlerinde biyoteknoloji kullanırken, biyoteknoloji Araştırma-Geliştirme (Ar-Ge) faaliyeti de gerçekleştirdi. 

GİRİŞİMLERİN EN FAZLA KULLANDIĞI BİYOTEKNOLOJİK TEKNİK DNA/RNA OLDU

Biyoteknoloji faaliyeti yürüten girişimlerin 2020 yılında en fazla kullandığı biyoteknolojik teknik, "DNA/RNA" oldu. "DNA/RNA" tekniği kullanan girişim sayısının 261 olduğu olarak yansıyan verilere göre bu tekniği, 155 girişimin kullandığı "süreç biyoteknolojisi teknikleri", 139 girişimin kullandığı "hücre ve doku kültürü ve mühendisliği" teknikleri izledi.

BİYOTEKNOLOJİ UYGULAMALARINDA İNSAN SAĞLIĞI İLK SIRADA YER ALDI

2020 yılında 499 girişimin yüzde 41,3'ünün insan sağlığına (diğer terapötikler, yapay substratlar, tanı amaçlı ve ilaç taşıyıcı sistemler vs.), yüzde 32,9'unun tarımsal biyoteknolojiye ve yüzde 24,0'ının insan sağlığına (rDNA teknolojisi kullanılan) yönelik faaliyet yürüttüğü görüldü.

BİYOTEKNOLOJİ AR-GE HARCAMASI 417 MİLYON 560 BİN 618 TL OLDU

İstatistiki verilerde biyoteknoloji faaliyeti yürüten girişimlerin 2020 yılında gerçekleştirdiği Ar-Ge harcamaları da 417 milyon 560 bin 618 TL olarak yansıdı.  2020 yılında 2 753 kişi çalıştığı biyoteknoloji faaliyetlerinde çalışanların yüzde 47,7'si erkek, yüzde 52,3'ü ise kadın çalışanlardan oluştu.

BİYOTEKNOLOJİ AR-GE FAALİYETLERİNİN ÖNÜNDEKİ EN ÖNEMLİ ENGEL SERMAYEYE ERİŞİM OLDU

Öte yandan biyoteknoloji faaliyeti yürüten 499 girişime göre; biyoteknolojik Ar-Ge faaliyetlerinin önündeki en önemli engel yüzde 60,9 ile 'sermayeye erişim' iken bunu yüzde 49,7 ile 'nitelikli insan kaynaklarına erişim' ve yüzde 34,3 ile 'yasal düzenleme gereksinimleri' izledi. Biyoteknoloji ürünlerinin ticarileşmesinin önündeki en büyük engel ise yüzde 57,5 ile 'uluslararası piyasalara erişim' olup bunu yüzde 53,9 ile 'yasal düzenleme gereksinimleri' ve yüzde 53,5 ile 'sermayeye erişim' izledi.