Antalya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı tarafından Kumluca Belediyesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen konferansta Türkiye’nin siyasi tarihinde iz bırakan darbeler, 15 Temmuz süreci ve demokrasi konuları ele alındı. Oturum yöneticiliğini Siyaset Bilimci Dr. Murat Yılmaz’ın yaptığı konferansa, Siyaset Bilimci Kürşat Birinci, Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yasemin Abayhan, Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Siyaset Bilimci Prof. Dr. Hamit Emrah Beriş konuşmacı olarak katıldı. Darbelerin tarihinden bahseden Siyaset Bilimci Kürşat Birinci, “Türkiye demokrasi tarihinden bahsetmek, Türkiye’nin darbeler tarihinden bahsetmekle hemen hemen aynı şey. Vesayeti temsil eden odaklar sistemin ellerinden uzaklaştığını hissettikleri her an müdahale gerçekleştirdiler. 15 Temmuz’da ise insanlar çıplak elleriyle tankları durdurdular. Bu insanlar bu mücadele ile kendi özgüvenleriyle darbe girişimini engellediler. En önemlisi de insanımız her birimiz için, çocuklarımız için bayrağımızı, marşımızı, ordumuzu böyle bir zihniyetin elinden tekrar kurtardılar” diye konuştu. DARBE SÜREÇLERİ AYNIDIR Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yasemin Abayhan da darbeyi hazırlayan sosyolojik faktörleri ele alarak, darbenin toplum üzerindeki etkilerini Kumlucalılarla paylaştı. Abayhan, “Darbeleri, insanların neler yaşadığını atlayarak okuyoruz. Halbuki darbeler tarihinin binlerce mağduru var. 15 Temmuz diğer darbelere göre daha farklı bir sürece sahip. Çünkü 15 Temmuz’un mağdurları başarılı olmamış bir darbe olduğu için yaşadıkları süreci belgelediler. Darbelerin isimleri değişebilir, yapanlar değişebilir ama mekanizmaları değişmez süreçleri aynıdır” dedi. DEMOKRASİ BİZİ BİR ARADA TUTUYOR Siyaset Bilimci Prof. Dr. Hamit Emrah Beriş ise demokrasinin farklılıkları bir arada tuttuğuna vurgu yaparak 15 Temmuz sürecini şöyle değerlendirdi; “Demokrasi sistemi içerisinde herhangi bir ülkede, şehirde, ilçede hepimizin hayattan beklentileri, dini inançları, siyasi görüşleri birbirinden farklılık arz ediyor. Demokrasi dediğimiz yönetim biçimi, bu farklılıkları bir şekilde bir arada tutuyor. 15 Temmuz süreci kendi birlik beraberliğimizi anlamamız, kendi değerlerimizi tekrar hatırlamamıza vesile oldu. Ordumuz içerisinde de bir temizlik gerçekleştirildi. Bundan sonra da zaten o temizliğin etkilerini gördük. Terörle mücadele daha aktif sürüyor. Allah milletimize bir daha böyle bir durum yaşatmasın.”