Antalya’da beyaz diş hayaliyle operasyona giren ancak çenesindeki ağrıları yüzünden 32 dişini çektirmek zorunda kalan Sunay Öztürk’ün sinirleri kesilmesine rağmen ağrıları dinmedi. Halk arasında ‘delirten hastalık’ olarak bilinen trigeminal nevralji teşhisi konulan talihsiz kadın, sinirlerinin kesilmesine rağmen ağrıları geçmeyince de "Kobay olmak istemiyorum artık, ötanazi istiyorum. Uyutup öldürsünler beni" diyerek gözyaşı döktü. Antalya’nın Alanya ilçesinde yaşayan 2 çocuk annesi 41 yaşındaki Sunay Öztürk, bundan 7 ay önce dişlerini beyazlatmak amacıyla zirkonyum kaplama yaptırma kararı aldı. Ailesinden kalan ilk emekli maaşıyla 10 bin lira kredi çekerek özel bir diş polikliniğine giden Öztürk’ün üst ve alttan 10’ar olmak üzere toplam 20 dişi kaplama için kesildi. Bir müddet sonra hayal ettiği beyaz dişlere kavuşmak için gün sayan Öztürk, yine aynı polikliniğe geldi. İddiaya göre ise azı dişinde ağrı olduğunu söylemesine karşın Öztürk’e burada kaplama işlemi gerçekleştirildi. Birkaç gün sonrası azı dişindeki ağrının diğer dişlere vurmasıyla doktoruna tekrar başvuran Öztürk’e antibiyotik ve ağrı kesici ilaçlar verildi. İlaçları kullanmasına rağmen ağrıları hiç dinmeyen kadın, azı dişi ile ağrı hissettiği diğer 3 dişinin çekilmesini istedi. İmza karşılığında dişleri çekilen Öztürk, ağrılardan kurtulacağını sandı ancak ağrılar yine kesilmedi. 1,5 ayda 32 dişini çektirmişti Bunun üzerine Öztürk, Antalya, Isparta ve Denizli’de doktor doktor gezmeye başladı. Ağrılarından kurtulmak için varını yoğunu satan Öztürk, gittiği hastanelerde de çeşitli kanal tedavileri gördü, dişlerini çektirmeye devam etti. Tüm bunlardan sonuç alamayan Öztürk, kafasını saran ağrıdan kurtulabilmek için tüm dişlerini çektirme kararı aldı. Yaklaşık 1,5 ayda 32 dişinden olan talihsiz kadın, bu sefer ağrılardan kurtulacağını düşünmüşken yine hüsrana uğradı. Delirten hastalık teşhisi konuldu Ağrı kesiciler fayda etmediği için yeşil reçete kapsamına giren uyuşturucu ilaçlarla bir nebze ağrılarını dindirebilen Öztürk, beyin ve sinir cerrahına giderek durumunu izah etti. Burada ise kendisine halk arasında ‘delirten hastalık’ diye tabir edilen ‘trigeminal nevralji’ teşhisi konuldu. Ardından son çare olarak beyin ameliyatına giren Öztürk’ün operasyon sonrası da ağrıları dinmedi. Öztürk’ün yaşadığı acı dolu günler, kafasının yanı sıra kalbini ve tansiyonunu da etkiledi. Dişlerindeki sıkıntıdan dolayı Öztürk’ün, kalp kapakçığı açıldı, hipertansiyon hastası oldu. "Sinir uçlarım kesildi, ağrılar kesilmedi" Sunay Öztürk’ün yaşadığı acı dolu günleri İhlas Haber Ajansı’nın (İHA) gündeme taşımasının ardından Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Hastanesi devreye girdi. AÜ Diş Hekimliği Fakültesine getirilen Öztürk, burada yapılan muayenenin ardından 12 Haziran günü ameliyata alındı. Ağrı bulunan bölgelerdeki sinirleri kesilen Öztürk, yaklaşık 2 haftalık hastane yatışının ardından taburcu edildi. Operasyona rağmen ağrıları dinmediğini söyleyen talihsiz kadın, ötanazi kararı aldığını söyledi. "Ötanazi istiyorum" Artık kendisine sunulan tüm operasyonları kabul etmediğini ifade eden Öztürk, sinirin kesilmesine karşın ağrısının dinmemesine anlam veremediğini söyledi. Şuanda dayanılmaz bir ağrı çektiğini belirten Öztürk, "Ben şuanda hap kullanmıyorum, acıya bağışıklık kazandım. Ameliyat dediler oldum, sinir kesilecek dediler yapıldı, iğneyle girdiler yapıldı ama ağrı gitmiyor. Ameliyatla öldürsünler bundan iyi. Ben ötanazi istiyorum. Araştırdım, yurt dışında varmış. Uyutarak öldürsünler beni. Türkiye’de büyüklerimizden rica ediyorum beni bu ağrıdan kurtarsınlar artık" dedi. "Gece gündüz ‘Allah’ diye zikir çekiyorum" "Bu ağrıyı yaşayan bilir" diyen Öztürk, çevredeki vatandaşların ’ağrın hala var mı?’ sorusu karşısında artık utandığını söyledi. Öztürk, "Elime zikirmatik aldım gece gündüz sabır diyorum ya Allah diyorum. Allah’a sığınıyorum, ‘Allah’ım kurtar beni’ diyorum. Ben kızıma ağrım var demeye korkuyorum artık. Çünkü çocuğum çocukluktan çıktı. Gecemiz gündüzümüz ağrı" diye konuştu. "Ben kobay mıyım?" Annesinden kalan emekli maaşının çektiği kredi yüzünden yarısından fazlasının kesildiğini, kalan kısmının da ilaç masraflarına gittiğini söyleyen Öztürk, maddi açıdan zor durumda olduğu için işe başlamak istediğini ancak ağrıları yüzünden çalışamadığını dile getirdi. Yapılan tüm operasyonlar sonrası hüsrana uğradığını da ifade eden Öztürk, "Ben kobay mıyım? Hiçbir şeyin faydası yok. Beni denemek için değil, şu ağrımı biraz hafifletecekse, beni insan içine birazcık çıkarabilecekse çağırsınlar" dedi. Ötanazi Ötanazi, insanın yaşamının dayanılmayacak bir hale gelmesi sonucu kendisinin ya da yakınlarının isteğiyle tıbbi yardımla acısız bir şekilde hayatına son verilmesidir. Dünya genelinde ötanazi isteğinde bulunan her üç kişiden biri psikolojik, ikisi ise fiziksel rahatsızlıklarını neden olarak göstermektedir. Uygulama durumuna göre iki çeşidi vardır. Bunlar öldürücü maddenin hastaya doğrudan verildiği aktif ve hastayı hayatta tutan makinenin kapatılması ya da kısmi tedaviye yarayan ilaçların kesilip ölümün beklendiği pasif ötanazidir. Hollanda, Belçika, Kolombiya ve Lüksemburg gibi ülkelerle ABD ve Kanada’nın belli bölgelerinde ötanazi yasaldır ve sıklıkla uygulanır.