Erdoğan, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının 18. ayına girdiğini hatırlatarak, Batı'nın savunduğu ahlaki değerlerin bu süreçte tamamen iflas ettiğini söyledi. "Her masum çocukla, kadınla birlikte Batı'nın zaten zayıflamış olan ahlaki üstünlüğü de tamamen yok olmuştur," diyen Erdoğan, demokrasi ve özgürlük kavramlarının Batı hegemonyasından çıkarılarak evrensel insanlık değerleri temelinde yeniden tanımlanması gerektiğini vurguladı.
Türkiye’deki demografik değişime de dikkat çeken Erdoğan, genç nüfusun azaldığını ve inşaat sektörünün artık daha küçük dairelere yöneldiğini belirtti.
"Ne yazık ki gençler evlenmiyor. Genç nüfusumuz giderek azalıyor," diyen Erdoğan, mevcut gidişatın ülkenin geleceği açısından ciddi bir tehdit oluşturduğunu ifade etti.
Erdoğan, Türkiye’nin önümüzdeki 10 yıl içinde nüfus artış hızının azalmaya başlayacağını da sözlerine ekledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1960'lı yıllarda uygulanan doğum kontrol politikalarını sert bir şekilde eleştirerek, bu uygulamaların Türk nüfusunda ciddi bir azalma sürecini başlattığını söyledi.
"Cumhuriyet döneminde 1960'larda yanlış bir iş yaparak doğum kontrol sistemiyle Türk nüfusunu azalttılar. Bu, savaşlardan daha büyük bir tehdittir," ifadelerini kullandı.
Erdoğan, muhalefetin de bu yanlış politikaları sürdürdüğünü savundu.
Kadın haklarına ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Erdoğan, kültürel kodlar üzerinden yürütülen yanlış uygulamalara karşı mücadele ettiklerini söyledi.
"Töre adı altında meşrulaştırılan uygulamalara sessiz kalmadık, insani çözümler ürettik," diyen Erdoğan, kadın hakları konusunda daha insani ve adaletli bir yaklaşım benimsediklerini belirtti.
