İŞİN ASLI

(Konumuz Dilbilgisi, Kısaltmaların Yazımı)

Dilimizde bir kural kargaşası yaşanıyor.

Daktilonun yerini bilgisayar aldığından beri bu kuralsızlık iyice aldı başını gitti.

Özellikle noktalama imlerini kullanmada ortak bir anlayış yok.

Üç nokta imi (…) yerine bazı yazarlarımız çok uzun bir süredir yan yana iki nokta ( ..) kullanıyorlar. Böyle bir noktalama imi dünyada yok.

Yine bazı yazarların noktalı virgül kullanma hastalığı var. Virgül yerine bu imi kullanıyorlar nerdeyse. Noktalı virgül, yapı bakımından bağımsız, anlam yönünden bağlantılı tümceleri birbirine bağlamak için kullanılır. Sıralı bağlı tümcelerde. Bir de virgülle ayrılarak sıralanan adların genel bir ada bağlanmasında noktalı virgül imi kullanılır. Aynı görevi virgül de tek başına görebilir. Bu nedenle noktalı virgül pek sık kullanılmaz.

Son iki gündür kısaltmaların yazımı konusunda bir tartışma başladı.
Her yazım kuralımızda olduğu gibi bu kuralda da ortak bir noktada buluşulmuyor. Kişi bildiğini okuyor.

Konu şu: Türkiye Cumhuriyeti kısaltılarak yazıldığında nasıl yazılacak?

Kısaltma, sözcüğü kısa yazmak demektir. Toplumda bilinen, bilinmesi gereken önemli sözcükleri böyle kısaltırız. Bir de yazıda çok geçen sözcükleri kısaltarak yazarız, okumada kolaylık için.

Kısaltmaların kuralı şu:

“Tümü büyük harfle yazılan kısaltmalarda nokta kullanılmaz.”

Kaynak: Fuat Bozkurt / Türkiye Türkçesi (1995) , Adnan Binyazar / Türkçe Dil ve Okuma Kitapları için Öğretmen Kılavuzu (1987)

Fatma Kocaoluk / M. Ş. Kocaoluk imzalı “Türkçe Sözlük” te aynı konu şöyle açıklanıyor:” Büyük harflerden sonra kullanılan kısaltma noktası kolaylık olsun diye atılabilir: TC ( Türkiye Cumhuriyeti ). TBMM Türkiye Büyük Millet Meclisi… gibi.”

Hüseyin Kuşçu’nun hazırladığı “Altın Sözlük Türkçe”deki açıklama: “ Sık geçen kısaltmalarda nokta kullanılır. (Prof. Dr. T.C) Ancak kimi kısaltmalarda nokta kullanılmaz. TBMM NATO TDK ”

“Ansiklopedik Edebiyat Sözlüğü”nü Seyit Kemal Karaalioğlu hazırlamış. Sözlüğün 561. Sayfasında, kısaca kısaltmalara değinilmiş:
“Bir veya birkaç kelimenin ilk harfleri veya bir iki harflik kısımları kısaltılırsa, bu kısaltmalardan sonra nokta konur. ”
Sonra örnek vermiş: “Dr. (doktor), Yz. (yüzbaşı), Alb. (albay), T.B.M.M. (Türkiye Büyük Millet Meclisi) gibi.” demiş. Türkiye Cumhuriyeti kısaltmasını göstermemiş. Anlatıma göre, T.C. şeklinde yazılacak.

Dilbilgisi Dersleri 3, S. Aykun – İ İleri – A. Birkan - R. Gökyayla: “ Bazı kelimelerin, özel adların kısaltılmışı olan harf veya harflerden sonra nokta konur: T. C. ( Türkiye Cumhuriyeti) No. (numara) gibi…” diye açıklama yapılmış bu lise kitabında.

Tahir Nejat Gencan yazdığı liseler için “Dilbilgisi” kitabında (Kanaat Yayınları, 1991) kısaltmaların yazımını yazana bırakmış. Kısaltılan sözcüklerin ilk harfinin arkasına hem nokta koymuş, hem koymamış. Ayraç içinde verdiği örnekler noktasız:

“T.C. (TC), T.B.M.M. (TBMM), P.😭. (PTT), T.C.D.D. ( TCDD)…”
“Kısaltmalar birkaç harfli ise yalnız birinci harfler büyük yazılır.” diyerek şu örnekleri yazmış: “ İst. Üniversitesi, Prof. Dr.”

Yukardaki PTT, Posta Telgraf Telefon demek. TCDD ise Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları. TDK, Türk Dil Kurumu demek. THK, Türk Hava Kurumu, AB, Avrupa Birliği. THY, Türk Hava Yolları.
Türk Dil Kurumu, 1981 yılında on birinci baskısını yaptığı “Yazım Kılavuzu”nda kısaltmaları noktasız yazmış. Konumuza da son noktayı koymuş. Yazım kuralı örneklerin üstünde verilmiş:

“Kurum ve kuruluş adları, her sözcüğün ilk harfi alınarak kısaltılır. Kısaltma büyük harflerle ve harflerden sonra nokta konulmadan yazılır.”

TBMM (Türkiye Büyük Millet Meclisi), MSB (Milli Savunma Bakanlığı), MEB ( Milli Eğitim Bakanlığı). AA ( Anadolu Ajansı), AOÇ (Atatürk Orman Çiftliği) TSE (Türk Standartları Enstitüsü).”
Ayrıca, “uluslararası kısaltmalar, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kullandığı kısaltmalar bu kuralın dışındadır,” denmiş.

Noktanın yazımda kullanılması açıklanırken, kimi kısaltmalarda nokta konur diye söze başlanır, kural açıklanır.

Dünya kadar sözlüğün, dil kitabının bu konuda yazdıklarını sizinle paylaştım.

1980 yılından doksanlı yıllara kadar yazılmış, basılmış sözlükler, ders kitapları, kitaplar…

Türk Dil Kurumu işin başını tutmamış; kuralını koyup Türkçeyi koruyamamış, kollayamamış.

Atatürk’ün ulusumuza emaneti Türk Dil Kurumu’na ihanet etmişler, Türk diline sahip çıkamamış devleti yönetenler. Milli Eğitim Bakanlığı okul kitabı diye yazdırdıklarını doğru dürüst denetlememiş. Okullar, aynı kuralı, aynı şekilde öğretmemiş. Belki de son yirmi otuz yılda Türkçeye gereken önem verilmemiş.

Bir “kısaltma” yazımında bu kadar kafa karışıklığı yaşanırsa, diğer noktalama imlerinde neler yaşanır bir düşünün.

Türkçede kullandığımız noktalama imlerini adları, simgeleriyle sıralarsak:

Nokta (.), virgül (,), noktalı virgül (;), iki nokta (:), üç nokta (…), sıra noktalar (…..), ünlem imi ( !), soru imi (?), kısa çizgi, uzun çizgi (-), tırnak imi (“”), ayraç ( ), köşeli ayraç, kesme imi (’), düzeltme imi (^), bölme, yan çizgi (/). Ayrıca paragraf imi, noktalı çizgi, yıldız imi (*).

Bu imleri acaba doğru kullanabiliyor muyuz?

Türk ulusunu, diline hiç uymayan, zor okunan yazılan Arap harflerinden 1928 yılında kurtarmıştı Atatürk. İlk işi Türk Dil Kurultayları toplamaktı. Dilimizi geliştirmekti. Yabancı dillerin boyunduruğundan kurtarmaktı.

Atatürk dile çok önem veriyor, dil ile millîyeti bir tutuyordu:
“Bizim millîyetçiliğimizin esası dil birliğimizin korunması ile mümkün olacaktır.” sözü, Atatürk’ün sözüdür. Bu sözle tutulacak yolu bize göstermiştir. Birliğimiz, dil birliğimizden geçiyor.

Bir kısaltma yazımında bile birlik olamadığımızı, aynı kurala uyamadığımızı görse ne derdi?

Ya bölücülerin bu kudurmuşluğunu, kimselerden, hiçbir güçten korkmadan, ulu orta devletimizin simgesine, “Türkiye Cumhuriyeti” adına kadar saldırdıklarını görseydi…

“Türkiye Cumhuriyeti” simgesinin, açılımda, devlet kurumlarından tek tek kaldırılmaya başlandığını, Atatürk ilkelerini anlatan altı oku kendine simge seçmiş Cumhuriyet Halk Partisi’nin bile buna karşı sustuğunu duysaydı…

Gün, birlik olma günü.

Önce dilde birlik…

Dilimizin kurallarında birlik…


Feza Tiryaki, 7 Nisan