Mesut Avcıoğlu ise yönetimde yer aldığını, esnaf ve çiftçi olduğunu, herkesi anlayabilecek ve sorunları çözebilecek bir durumda olduğunu

Mesut Avcıoğlu ise yönetimde yer aldığını, esnaf ve çiftçi olduğunu, herkesi anlayabilecek ve sorunları çözebilecek bir durumda olduğunu, daha önceki seçimlerde de kendisine teklifler geldiğini ama geri durduğunu dile getirdi. Şimdi ise elini taşın altına koymak istediğini ve aday olduğunu söyledi. Başkalarını suçlamadan konuşmasını sürdürdü.

Avcıoğlu’nun kalabalığı güzeldi. Hareketliydi. HER KESİMDEN KİŞİ VARDI. Kadınlar, erkekler, sakallılar, türbanlılar… Bu çeşitlilik benim hoşuma gitti. Yani tam bir demokrasi bayramı gibiydi. “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganı ile Avcıoğlu’nun partilerüstü bir kişilik olduğunu, her mezhep ve her meşrepten insana kucak açtığını dile getirenler oldu.

Avcıoğlu çok sivri bir kişi değil. Başkanlığı kazanırsa kimseyi incitmeden, kibre kapılmadan bir beş yıl geçireceğini düşünüyorum. Eğer teklif gelse de CHP’den seçilmiş olsa üstünde hem partinin hem de partililerin baskısı olur, rahat çalışma imkanı bulamazdı.

Aydın Özer’in gölgesinde kalıp kalmayacağını da düşünüp sordum. Aydın Özer’in, “Ben karışmayacağım” dediğini söylediler. Aydın Özer ile yüz yüze görüşmüşlüğümüz, oturup kalkmışlığımız yok. Bunu yapabilir mi? Yaparsa iyi olur.

DP’nin toplantısı bittikten sonra biraz dolaştım. O yüzden Kadir Soytürk’ün toplantısına azıcık geç kaldım. O da esip gürlüyordu. Projelerini ilk kez ortaya koyan ve bunu noterde kayıt altına alan ilk adayın kendisi olduğunu söyledi. Yabancı olmasını eleştirenlere de “ Ben 60 kişilik bilim grubu ile 2 kez Kumluca’ya geldim ve buranın yeraltını, yer üstünü çalıştım” dedi. Arkadaşlarımızdan biri de, “Onun zeki biri olduğunu” dile getirdi.

Soytürk’ün kalabalığı da iyi idi. İyi Partililer dağılmadan giderlerse belki Soytürk’ü kazandıramazlar ama gittikleri yerde ağırlıklarını göstereceklerini umuyorum.

Soytürk için “donanımlıdır” dediler. Donanım okuyarak, gezerek, danışarak elde edilen bir şeydir. Onun yönetim anlayışının ve hayat hikayesinin ne olduğunu bilmiyoruz. Bizim için kapalı kutu. Vatandaş için de öyle olmalı. Elbette adaylar Kumlucayı tarayıp düşüncelerini ve projelerini anlatıyor. Ama akşam toplantılarında bunların dile geleceğini sanmak biraz safdillik olur. Vatandaş soru sormak, anlamaya çalışmak yerine “He hı…” der geçer.

Soytürk’ün kişiliği sağlam da olsa İyi Partideki sıkıntılar onun ipi göğüslemesini zorlaştırır. Bugünlerde İyi Parti’inin bin bir sorunu var. Bir kere milliyetçiler bölük bölük. İkincisi parti terörist diye damgalanma korkusuyla Kürt kesimle iletişim kurmaya çekiniyor. Üçüncüsü parti her türlü ittifaka kendini kapatmış görünüyor. Halbuki siyasetçiye katılık yaramaz. Her zaman bir açık kapı bırakılmalıdır. İyi Parti yaptığı zikzaklarla milliyetçi camianın kendine açtığı krediyi bitirdi.

Konuyu gene geçen seçimlere ve bizim tutumumuza getireceğim: Geçen dönemde seçtiğimiz kişi 5 yıl boyunca kendi kafasına göre iş yaptı. Ortak aklı ıskaladı. Biz daha genç, daha donanımlı, daha becerikli bir kişi düşünmüştük. Ama olmadı.

AKP’nin Cumhuriyet Meydanı’ndaki konuşmasına hem AKP’den hem de MHP’den yöneticiler çıktı. MHP İlçe Başkanı, Evren’in astığı Pehlivanoğlu’nun son mektubunu okudu. Bu arada ben de yerel seçimlerin geleceğin siyasetçilerini ve hatiplerini yetiştirme konusunda bir fidanlık işlevi gördüğünü düşündüm. İlçe başkanının konuşması bol bol “Vatan, Millet, Sakarya!” konuşmasıydı. Azıcık üşüttü beni.

AKP ilçe başkanı Erol Uysal, Tekirova Kumluca yolunun bitirildiğini, Hükümet Konağı ve İlçe Emniyet Müdürlüğü binası yaptırdığını anlattı. Bolca kapalı sulama sistemi anlatıldı. Göletlerin projeleri yapılmış bekliyormuş. Sanki 22 yıl bunlar iktidar değilmiş, sanki 20 yıl Kumluca Belediye başkanlığı bunlarda değilmiş gibi.

Hüseyin Orhantekin AKP’lileri yanına almış. Bayram Açıkyürek falan orada. Şiirlerle girdi. Yunus’tan çıktı. Tayyip muhalefetle kavga ederken onun şımarmayacağına dair bir belirti yok. Tayip’in üslubu bütün dindar kesimi zehirliyor. Orhantekin iyi bir hatip.

Toplantıların ertesi günü (Cumartesi günü) partileri şöyle bir dolaştım. Maksat havayı koklamak. Adaylar son turları atıyorlardı. AKP seçim bürosunda Hüseyin Orhantekin’i gördüm, “Hayırlı uğurlu olsun!” dedim. Hüseyin Orhantekin’in sloganı hoşuma gitti: “İşimiz Hak, Gücümüz Halk!”

Orhantekin bu işi yapabilir mi? İpi göğüsleyebilir. İleride elbette konuşulacaktır, ama vatandaş AKP’ye de MHP’ye de öfkeli. Alamama ihtimali de var. Ama siyasetteki seviye kaybına prim verdiğine dair bir duyumum yok.

SOMSÖZ: SONUÇLAR HAYIRLI OLUR İNŞALLAH!