Seçimlere bir ay kaldı. Hayat memat seçimleri denen seçimler hakkında bir tek yazı yazmadık. Köşe yazarından yol göstermesi en çok böyle zamanlarda istenir. Biz de bunun farkındayız. Ama biz bir şey görebiliyor muyuz bakalım. Ortalık toz duman. Partilerin hiç biri Batı Antalya’dan aday göstermemiş. Bir tek AKP tarafından Atay Uslu aday gösterilmiş.

Atay Uslu’nun bu ikinci kez milletvekili oluşuydu. İlk dönemde alanı dört dönen Atay Bey, ikinci döneminde pek dolaşmadı. Ben bir kez SGK Kumluca binası açıldıktan sonra verdiği demeci gazetelerde okudum. O kadar. AKP Kumluca teşkilatı ise tam sessiz. Gazetecileri bir toplasınlar, yapılanları, düşünülenleri bir anlatsınlar istedik. Tık yok. Kumluca’da yapılan Belediye meclisi toplantılarında AKP grubu (adına Mustafa Karataş kardeşimiz) güzel şeyler söylüyor. Güzel bir muhalefet sergiliyor. Ama mecliste kalıyor. Ha Belediye Meclisi toplantıları sosyal medyada yayınlanıyor diye güveniyorsanız, ya da bizim seçmenimiz de muhaberatımız da bize yeter diye düşünüyorsanız, o zaman başka.

Bizim Hüsamettin Hoca aday adayı olmuştu. Seçilemeyecek bir yerde de olsa aday gösterilmesini umuyorduk. O da olmamış. Eski vekiller de gösterilmemiş. Ortalık yeni vekil adayları ile dolu. Bunların ne kerameti varmış acaba? Biz gazeteci tayfasının bilmediği yerde köylüm nereden bilecek? Acaba bunları parti örgütleri ne kadar tanıyor olabilir? Ön yoklama yapıldığına göre tanıyor olmalılar. Ama onlar da dilsiz.

Ne MHP ilçe başkanına ne de CHP ilçe başkanına söyledim. Ama İyi Parti İlçe Başkanı Bekir Bircan kardeşimize seçim yaklaşıyor, gazetecileri bir toplayıp artısını eksisini bir elden geçirelim dedim. Onlardan da bir haber çıkmadı.

Burada bir partinin aday adayı toplantısına katıldım. Tek söylenen şey şu bunlar yapamıyor, biz gelirsek yapacağız. Aynı yöntemi iktidar partilerimiz de uyguluyor: Biz iyi yapıyoruz. Bir dönem daha iktidarı verin.

Gazetelere bakıyoruz, aynı. Gerçeği arayan pek yok. Ya şundadır ya bunda oynanıyor.

Düşünebiliyor musunuz?

Ülkenin geleceği oylanıyor, ama biz hâlâ “Benim babam senin babanı döver”den ileriye geçmiş değiliz. 21. Yüzyılın ilk çeyreği bitiyor, biz hâlâ havanda su dövmeye devam ediyoruz. Ondan sonra da diyoruz ki 22. Yüzyılı görebilen namussuzlar bizi oyuna getirip yeniyor.

Güvercin uçurup padişah seçen insanlara döndük. Ne yapsalar azdır.

SOMSÖZ. NE YAPSALAR…