Fatih Erbakan’ın Yeniden Refah Partisi, bu seçimlerde iktidar partisi AKP ile pazarlık yaptı ve ittifaka katıldı. Onun ittifaka katılması MHP’de en ufak bir çekince yaratmadı. Yaratmalıydı, çünkü AKP ve MHP kitle partisi iken Yeniden Refah uçta bir parti. HÜDAPAR ile ikisi de şeriat temelli bir devlet istiyor. Üstelik bunu gizlemek gereğini de duymuyor. Fatih Erbakan da HÜDAPAR da en azından birer vekillik garantilemişlerdir.
Tabii olarak mecliste bir ya da iki vekil ile temsil edilen bir siyasi partinin esamisi okunmuyor. Bu partilere mensup vekiller yiyip içip sefa sürüyor, yakıştırabilirlerse iş takibi yapıyor.
AKP’nin Fatih Erbakan ile pazarlık yapmasını yüzde 50 artı 1’in sonucu olarak gören gazeteciler var. Bence aynı kökenden gelmenin etkisi de vardır. Kim bilir belki de AKP merhum Necmettin Erbakan’a kendini borçlı hissediyordur. Son tahlilde kendi görüşleri olan şeriat devletini savunan bir kesime de hoş görünmek kaygısı ağır basmıştır. Bilemiyoruz.
Bizim asıl konuşmak istediğimiz konu bu değil. milletten oy almak için falan ya da filan isimden medet umulması. Geçmişte Aydın Menderes’i boyundan aşağısı tutmadığı halde vekilliğe aday gösterip seçtiren de, Ahmet Özal’ı her defasında yenilip tekrar tekrar ortaya süren de bu umuttur. Erbakan’ın biyografisini okudum. Parlak bir geçmişi var. 44 yaşında. Partisi de seçime girme hakkını elde edecek kadar örgütlenmiş. Bizim itirazımız yetkin kişilerin ikbal aramak için ayrı parti kurup bir dizi masraf etmesine. Bir parti içinde yavaş yavaş yükselip yetkin kişilik ve kimliğiyle partinin karar organlarına girip düşündüklerini uygulama fırsatı bulamayışına.
Dikkat çekmek istediğimiz bir başka yan da milletin asabiyete yani ırki özelliklere halen oy verip vermediği. Yani Cumhurbaşkanının sulbünden gelen cumhurbaşkanlığını daha mı iyi yapar? Ya da başbakanın çocuğu daha mı iyi başbakan olur? Böyle bir yaklaşım geçmiş kültürümüzdeki aksoylu ve karabudun anlayışını andırıyor. Geçmiş dönemlerde sırf peygamberimizin soyundan geldiği için Hz. Hasan ve Hüseyin’in kutsanması gibi bir yaklaşım. Biraz da cahiliye dönemindeki Kureyşlilerin saygı görmesi gibi.
Şeyhten keramet beklemek eskide kaldı sanıyoruz. Ama hâlâ kerameti kendisinden menkul şeyhler var. Demokrasi, iyi eğitim almış her yetenekli vatandaşın en yüksek yönetim makamına kadar yükselebileceği bir yönetim biçimidir. Eski yönetim biçimlerinin Hindistan’daki kast sisteminden bir farkı yoktur. Atatürk’ün Cumhuriyeti en alt kesimden birçok Anadolu çocuğunun bürokrat ve paşa olmasını, siyasette Cumhurbaşkanlığı makamına kadar yükselmesini sağladı. Necmettin Erbakan da, Turgut Özal da orta halli ailelerden gelmiş insanlardı.
Oyları ada değil yetenek, birikim ve deneyime vermek Cumhuriyet’i güçlendirir. Aksi saltanata davetiyedir.
SOMSÖZ: ŞEYHİN KERAMETİ OLSA ÖLÜMSÜZ OLURDU.
MENDERES, ÖZAL VE ERBAKAN
Hüseyin Deniz
Yorumlar
Trend Haberler

Kumluca’da Trafik Kazası: Doğan Can Çetin Hayatını Kaybetti

Elmalı-Korkuteli Karayolunda Trafik Kazası

Kumluca’da 16 Eylül 2025 Tarihinde Vefat Edenler

Kumluca–Antalya Yolunda Trafik Kazası

Elmalı, Söğüt ve Tefenni’de Hal Fiyatları

Korkunç Gece: Kadın Hayatını Kaybetti, 2 Kişi Yaralandı